Havanın Yoğunluğu Deep Stallu Ne kadar Etkiler?

Güvenlik ve uçuş tekniği ile ilgili yazıları bu kategoride paylaşabilirsiniz.

Moderatör: Moderatör Ekibi

Kullanıcı avatarı
ubu
Mesajlar: 20
Kayıt: 06.01.2005, 04:52
Ad Soyad: Zeki Ünal
Şehir: Isparta
Aldığı Beğeni: 0 / 0
Pilot Menüsü: 

Havanın Yoğunluğu Deep Stallu Ne kadar Etkiler?

Mesaj #1 gönderen ubu » 1 on yıl 9 yıl önce (24.01.2005, 11:00)

Evet konu başlığındada sorduğum gibi Havanın Yoğunluğu Deep Stalla girme riskimizde ne kadar etkilidir ? Bilindiği gibi havanın yoğunluğunun artaması Deep Stall durumunda kalma riskimizi artırır. Özellikle içinde bulunduğumuz kış aylarında kuru ve soğuk hava yoğun hava demektir. Bunun üzerine düşünerek Kış aylarında özellikle bazı bölgelerimizde Deep Stalla girme riskimiz artmaktadır. Ancak beni düşündüren bu hava şartlarının bizim bu acil durumla karşıkarşıya gelmemizde ne kadar etkilidir ? Baskın bir etkenmi yoksa diğer deep stall olma (Yıpranmış kanat kullanma - fazla frenli uçma vs bkz : http://www.yamacparasutu.net/makale/det ... 5&iType=22 ) durumlarının toplamında kendini gösteren bir etkenmidir.

Diğer faktörleri sabitlediğimizde şöyle bir yüzde versek havanın yoğunluğu ve deep stall olma ilişkisi ne olabilir ?


Kaan Akcalar
Aldığı Beğeni: 0 / 0
Pilot Menüsü: 

Mesaj #2 gönderen Kaan Akcalar » 1 on yıl 9 yıl önce (24.01.2005, 12:03)

Eğer kanadınıza çok alışıksanız, yanınıza 2-3kg fazladan ağırlık aldığınızda uçuşta değişen karakterini sezebiliyorsanız farklı hava şartlarındaki ufak değişiklikleri de belki hissedebilirsiniz diye düşünüyorum. Bence fark bundan da fazla değildir. Bir durumda kanat 60cmde stall oluyorsa diğer durumda 58-57cm'de stall olsun diyelim. Ama fark eminim 10-20cmler kadar olmaz eminim. O yüzden diğer faktörlerin çok daha belirleyici olduğunu düşünüyorum.

Kullanıcı avatarı
Wings
Mesajlar: 90
Kayıt: 24.03.2005, 11:26
Ad Soyad: Hakan Akcalar
Şehir: İstanbul
:
Yarışma Pilotu 300+ Club
Aldığı Beğeni: 0 / 0
Pilot Menüsü: 

Mesaj #3 gönderen Wings » 1 on yıl 9 yıl önce (24.03.2005, 12:15)

Balondan yüksek irtifada yapılan YP ve YK çıkışlarında pilotların üzerinde kaygı duyduğu risklerden biri de, bu irtifadaki ince hava yüzünden kanadın uçuş karakteri kazanamaması /geç kazanması riski idi. Yani anladığım kadarıyla bu atmosferik şartlarda kanat üzerinde oluşması gereken laminar akış daha zor oluşuyor.
Eğer bu doğru ise, yukarıda sorulan sorunun cevabı, hava yoğunluğu azaldıkça deep stall olma/kalma riskinin arttığıdır.

Kullanıcı avatarı
levo_redkid
Mesajlar: 163
Kayıt: 31.01.2005, 20:36
Ad Soyad: Levent Topcu
Şehir: İstanbul
:
Yarışma Pilotu 100+ Club
Aldığı Beğeni: 0 / 0
Pilot Menüsü: 

Mesaj #4 gönderen levo_redkid » 1 on yıl 9 yıl önce (25.03.2005, 23:34)

Hakan'a katiliyorum... Hava inceldikce, direnc ve kaldirici yaratma kapasitesi azalir ve kanadin cokusu ve "hizi" artar. (Ancak suzulme orani degismez).

Dolayisiyla, hizlanan kanadimizin stall / deep stall hizi da artmis olur.

Diger taraftan, bildigim kadariyla havanin soguk veya kuru olmasi ile basincin alakasi yok. Yani sicak, nemli ve yuksek basincli bir hava da olabilir...

Bundan da otesi ve onemlisi;
Hava basinci her zaman deniz seviyesinde verilir, cunku irtifa ile basinc git gide azalir. Yanlis bilmiyorsam, hava basinci yaklasik 50-60 metrede bir milibar azalir. Yani bu da 1000 metre irtifa farkinda 20 milibarlik bir basinc farkina isaret eder. Halbuki irtifa degistirmezseniz ayni bolgede basincin 20 milibar degismesi cok ciddi bir farktir.

Uzun lafin kisasi: Cephelerden kaynaklanan basinc degisimlerinin kanat uzerinde etkisi azdir (bence ihmal edilebilecek kadar az), ancak irtifa farkindan kaynaklanan basinc degisimi hissedilebilir derecede olabilir.
Eksigim, yanlisim varsa duzeltin lutfen...
Levent

Kullanıcı avatarı
ubu
Mesajlar: 20
Kayıt: 06.01.2005, 04:52
Ad Soyad: Zeki Ünal
Şehir: Isparta
Aldığı Beğeni: 0 / 0
Pilot Menüsü: 

Mesaj #5 gönderen ubu » 1 on yıl 9 yıl önce (29.03.2005, 19:16)

Hakan Akçalar'ın

"hava yoğunluğu azaldıkça deep stall olma/kalma riskinin arttığıdır." cümlesi edinmiş olduğum bilgilerle ters düşmektedir.Bu bilgilere daha açıklık getirmek gerekirse şöyle sıralayabilirm.

:arrow: Havanın yoğunluğu ; nemin azalması sıcaklığın azalması ve irtifanın azalmasıyla artar.
:arrow: Artan yoğunluk demek daha çok hava molekülü ve daha çok direnç demektir. Bu nedemek ; soğuk kış günlerinde alçak irtifada ve kuru bir havada bize ve kanadımıza çarpan hava molekülü sayısı oldukça fazladır.Bu da daha fazla direncin kanadımıza etkidiği anlamına gelir.

Bu bilgiler ışığında Havanın Yoğunluğu "Artıkça" Deep/Stall olma/kalma riskimizde artar.

Ayrıca Levent Topcu arkadaşımızın da dediği gibi havanın yoğunluğunun basınçla herhangi bir ilişkisi yoktur.
Ancak çöküş oranı ve hızı değişmiş (artmış - azalmış) bir kanadın süzülüş oranının değişmemesini anlayamadım.

Kullanıcı avatarı
ubu
Mesajlar: 20
Kayıt: 06.01.2005, 04:52
Ad Soyad: Zeki Ünal
Şehir: Isparta
Aldığı Beğeni: 0 / 0
Pilot Menüsü: 

Mesaj #6 gönderen ubu » 1 on yıl 9 yıl önce (30.03.2005, 11:36)

Uyguladığımız fren konumları 0 - %25 %50 gibi kanadımızın; süzülüş oranını , çöküş oranını ve hızını değiştirir.
0 firen maksimum hız olurken ;%25 fren maksimum süzülüş ;%50 frende minimum çöküş sağlayan fren konumlarıdır.gibi başlangıç düzeyinde kısa bi tanımlama yapabiliriz.
Havada kanada uygulanan kuvvetleri ağırlığımız,kaldırma kuvveti ve direnç olarak sıralarsak.

Burada uygulanan fren kanada etkiyen direncin ve hızdan kaynaklı hava akışı sayesinde oluşan kaldırma kuvvetinin değişmesini sağlıyor.Bu da kanadımızın hızını ,çöküş oranını ve süzülüş oranını değiştiriyor.

Fren konumlarımızın sabit olduğu bir atmosferik testte değişik yoğunluktaki havalarda kanadın süzülüş oranı çöküş oranı ve hızı değişir.

Süzülüş oranını sabit tutatacak kanada etkiyen tek farklı kuvvet kaldırma kuvveti var. Bu kaldırma kuvvetindediki hızdan kaynaklı artış ;
"Hava inceldikce, direnc ve kaldirici yaratma kapasitesi azalir ve kanadin cokusu ve "hizi" artar. (Ancak suzulme orani degismez). " ibaresini doğru kılacak bir artış değildir Bence.Burada anlamadığım parantez içinde belirtilen Süzülüş oranını değişmez ibaresidir.

Kanadımızın aerodinamik yapısı,havada kalma ve süzülüş prensipleri gereği böyle bir durumun gerçekleşmiyeceğini düşünüyorum.Ama gene yanlış bilme olasığımı ortaya koyarak süzülüş oranının neden değişmediği konusunda aydınlanmak isterim.

Aerodinamik konusu üzerinde çok durulmayan bir konudur.Oysaki aerodinamiği iyi bilmek bu işi anlayarak yapmak demektir bence.Bilgilerinizi paylaşmanızı bekliyorum.

Yazarken uzadın uzaya yazıyorum ki yeni başlayan arkadaşlarımız okurken bilgileri pekişirken konuyu anlamakta zorluk çekmesin.


Kullanıcı avatarı
levo_redkid
Mesajlar: 163
Kayıt: 31.01.2005, 20:36
Ad Soyad: Levent Topcu
Şehir: İstanbul
:
Yarışma Pilotu 100+ Club
Aldığı Beğeni: 0 / 0
Pilot Menüsü: 

Mesaj #7 gönderen levo_redkid » 1 on yıl 9 yıl önce (30.03.2005, 23:32)

Dedigin gibi, kanada etki eden uc tane ana kuvvet var. Ama bunlar birbirinden bagimsiz degil. Birbirine orantisal olarak bagli.
Yani suzulme acisi = L / D (lift / drag) (kaldirci / direnc) seklinde formulize edilmis. Kanadin hizi arttiginda, direnc (D) artarken kanadin urettigi kaldirici kuvvet (L) de ayni oranda artacagindan L / D orani (yani suzulme acisi) degismeyecektir.

Bu su demek, ayni kanadi, daha agir veya daha hafif; veya dusuk basinc veya yuksek basincli havada ucurmaniz sirasinda ayni suzulme acisi ile seyahat edersiniz :)) (kaynak: Yamac Parasutu Sporu - Can Gul. Sayfa 54-57)

Bu arada yogun hava daha fazla direncin yaninda daha fazla kaldirici da uretir. Cok basit bir mantik aslinda. Sonucta kanadimiz kaldirici uretebilmek icin havaya ihtiyac duyar. Ne kadar fazla hava olursa o kadar cok kaldirici yaratir :-)

Fazla uzun yazamiyorum, sabahin korunde is filan var naapalim...

Levent