Uçmakdere’de Bir Kamikaze..!! Eğitim ve Pilotaj Seviyesini Bilmediğimiz Şahıslara Kalkışta Yardımcı Olmayalım Lütfen…
Gönderilme zamanı: 4 yıl 10 ay önce (10.06.2019, 20:30)
06 Haziran 2019 Perşembe günü Uçmakdere’de şahit olduğum bir hadise, kalkış noktalarında yardım isteyen ve seviyesini bilmediğimiz-tanımadığımız şahıslara yardımcı olmanın ne kadar tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini ortaya koydu.
250 metre tepede tandem kalkışa hazırlanırken, yan tarafımda single çıkış hazırlığında olan şahsı gördüm. İlk anda kim olduğuna dikkat etmeden, kendisine yardımcı olan çok sevdiğim kardeşime, kimin önce kalkacağını sorduğumda, “Sen kalk abi.” dedi. Kanadı çekmek üzere çevre kontrolü yaparken, single kalkışa hazırlanan şahsın, bir hafta önce bana tandem yolcusu olan ve yamaç paraşütü eğitimi alacağını söyleyen biri olduğunu fark ettim. Yani yamaç paraşütü ile bütün ilgisi bir sefer tandem yolcu olmaktan öte geçmeyen şahıs, hangi öz güvenle olduğu bilinmez, kalkışa hazırlanıyordu!
Ben kalktım ve tepeden açılarak, arkadan kalkacak şahsı gözlemeye başladım. Çünkü hiçbir eğitimi ve uçuşu olmayan bu arkadaş bana veya başka bir kanada çok rahatlıkla çarpabilirdi. Aşağıdan kimin telsizle talimat verdiğini bilmediğim şahıs, arkadaşların yardımı ile kalktı ve önce deniz üzerine doğru açılıp, arka rüzgarla karaya döndü. Bu arada, limitinin en az 20 kilo altında olan bir kanatla uçtuğu için hızla çöktü ve benden sonra kalkmasına rağmen altıma düştü. Onun karaya döndüğünü görünce ben denize doğru açılıp, gözlemeyi sürdürdüm. Şahıs, arka rüzgarın da hızıyla hiçbir manevra yapamadan, yerden yaklaşık 50 metre yükseklikte, tepedeki ağaçların arasına daldı. Çok daha vahim sonuçları olabilecek bir kamikaze hareketi, ağaçlık alan sayesinde ucuz atlatılmıştı. Şahsın ve malzemenin zarar görüp görmediğini bilemiyorum ama kanadın ağaçlık bölgeden alınması ancak akşam saatlerinde mümkün oldu.
Şahsın, hiçbir eğitimi olmadan, “Sağ ipi çekince sağa, sol ipi çekince sola gidiyor. Internet’te çok video seyrettim. Ben bu işi yaparım!” hadsizliği ile uçmaya kalkışması ve henüz P-2 seviyesinde olan, kendisi doğru-dürüst kalkıp inemeyen, yaklaşık 1 ay önce denize inmek üzereyken imdat çığlıkları ile Uçmakdere’yi inleten, karaya yetişince de ağaca takılarak yere çarpan, kanadı yırtılan arkadaşının ona malzemesini vermesi akıl alır gibi değildi ama gerçekti! (Eğitim almadan uçma hadsizliğini gösteren şahıs ve durumu bildiği halde, kendisine malzeme veren diğer şahsın mesleklerinin ise sözüm ona disiplin seviyesinin en üst düzeyde olduğu iddia edilen bir alanda olması da işin vahametini daha artırıyor. “Hangi görevler kimlere emanet?” diye düşünmeden edemiyor insan.)
Bu şahsa kalkışta yardımcı olan arkadaşım ile iniş alanında karşılaştığımda, “Hayatında yamaç paraşütünün yanından geçmemiş bu adamı nasıl uçurdunuz! Biz de aynı havada uçuyoruz. Hayatımız tehlikeye atmaya ne hakkınız var!” diye sitem ettim. Arkadaşım, “Abi ben ne bileyim. Şahsı tanımam. Kalkışta yardımcı olmamı istedi ben de yardım ettim!” dedi.
Evet… Arkadaşım, tamamen iyi niyetle ve pimini çektiği bir el bombasını havaya saldığının farkına varmadan bu şahsa yardım etmişti. Gerçek şu ki; zaman zaman bir çoğumuz aynı davranışı sergiliyoruz. Kalkışta yardım isteyenlere destek oluyoruz.
Anlatmaya çalıştığım bu olay; yamaç paraşütü geçmişini, eğitim ve pilotaj seviyesini bilmediğimiz-tanımadığımız şahıslara asla yarım etmememiz gerektiğini ortaya koydu.
Zira, yamaç paraşütü ilgili hiçbir bilgisi olmayan ve özgüven patlaması yaşayan şahıslar, bu durumu gizleyerek, sanki uçuşlara başlamış da sadece kalkışta yardım istiyormuş rolü yaparak karşısındaki iyi niyetli insanları yanıltabilir ve bizler de bunların işleyeceği bir intihar-cinayet vakasının tetiğini çekebiliriz.
Bu olay bana ders oldu ve paylaşmayı da görev kabul ettim.
Camiaya emniyetli uçuşlar diliyor ve sevgilerimi sunuyorum.
250 metre tepede tandem kalkışa hazırlanırken, yan tarafımda single çıkış hazırlığında olan şahsı gördüm. İlk anda kim olduğuna dikkat etmeden, kendisine yardımcı olan çok sevdiğim kardeşime, kimin önce kalkacağını sorduğumda, “Sen kalk abi.” dedi. Kanadı çekmek üzere çevre kontrolü yaparken, single kalkışa hazırlanan şahsın, bir hafta önce bana tandem yolcusu olan ve yamaç paraşütü eğitimi alacağını söyleyen biri olduğunu fark ettim. Yani yamaç paraşütü ile bütün ilgisi bir sefer tandem yolcu olmaktan öte geçmeyen şahıs, hangi öz güvenle olduğu bilinmez, kalkışa hazırlanıyordu!
Ben kalktım ve tepeden açılarak, arkadan kalkacak şahsı gözlemeye başladım. Çünkü hiçbir eğitimi ve uçuşu olmayan bu arkadaş bana veya başka bir kanada çok rahatlıkla çarpabilirdi. Aşağıdan kimin telsizle talimat verdiğini bilmediğim şahıs, arkadaşların yardımı ile kalktı ve önce deniz üzerine doğru açılıp, arka rüzgarla karaya döndü. Bu arada, limitinin en az 20 kilo altında olan bir kanatla uçtuğu için hızla çöktü ve benden sonra kalkmasına rağmen altıma düştü. Onun karaya döndüğünü görünce ben denize doğru açılıp, gözlemeyi sürdürdüm. Şahıs, arka rüzgarın da hızıyla hiçbir manevra yapamadan, yerden yaklaşık 50 metre yükseklikte, tepedeki ağaçların arasına daldı. Çok daha vahim sonuçları olabilecek bir kamikaze hareketi, ağaçlık alan sayesinde ucuz atlatılmıştı. Şahsın ve malzemenin zarar görüp görmediğini bilemiyorum ama kanadın ağaçlık bölgeden alınması ancak akşam saatlerinde mümkün oldu.
Şahsın, hiçbir eğitimi olmadan, “Sağ ipi çekince sağa, sol ipi çekince sola gidiyor. Internet’te çok video seyrettim. Ben bu işi yaparım!” hadsizliği ile uçmaya kalkışması ve henüz P-2 seviyesinde olan, kendisi doğru-dürüst kalkıp inemeyen, yaklaşık 1 ay önce denize inmek üzereyken imdat çığlıkları ile Uçmakdere’yi inleten, karaya yetişince de ağaca takılarak yere çarpan, kanadı yırtılan arkadaşının ona malzemesini vermesi akıl alır gibi değildi ama gerçekti! (Eğitim almadan uçma hadsizliğini gösteren şahıs ve durumu bildiği halde, kendisine malzeme veren diğer şahsın mesleklerinin ise sözüm ona disiplin seviyesinin en üst düzeyde olduğu iddia edilen bir alanda olması da işin vahametini daha artırıyor. “Hangi görevler kimlere emanet?” diye düşünmeden edemiyor insan.)
Bu şahsa kalkışta yardımcı olan arkadaşım ile iniş alanında karşılaştığımda, “Hayatında yamaç paraşütünün yanından geçmemiş bu adamı nasıl uçurdunuz! Biz de aynı havada uçuyoruz. Hayatımız tehlikeye atmaya ne hakkınız var!” diye sitem ettim. Arkadaşım, “Abi ben ne bileyim. Şahsı tanımam. Kalkışta yardımcı olmamı istedi ben de yardım ettim!” dedi.
Evet… Arkadaşım, tamamen iyi niyetle ve pimini çektiği bir el bombasını havaya saldığının farkına varmadan bu şahsa yardım etmişti. Gerçek şu ki; zaman zaman bir çoğumuz aynı davranışı sergiliyoruz. Kalkışta yardım isteyenlere destek oluyoruz.
Anlatmaya çalıştığım bu olay; yamaç paraşütü geçmişini, eğitim ve pilotaj seviyesini bilmediğimiz-tanımadığımız şahıslara asla yarım etmememiz gerektiğini ortaya koydu.
Zira, yamaç paraşütü ilgili hiçbir bilgisi olmayan ve özgüven patlaması yaşayan şahıslar, bu durumu gizleyerek, sanki uçuşlara başlamış da sadece kalkışta yardım istiyormuş rolü yaparak karşısındaki iyi niyetli insanları yanıltabilir ve bizler de bunların işleyeceği bir intihar-cinayet vakasının tetiğini çekebiliriz.
Bu olay bana ders oldu ve paylaşmayı da görev kabul ettim.
Camiaya emniyetli uçuşlar diliyor ve sevgilerimi sunuyorum.