Serdar Yavuz'un Kaza Raporu
Gönderilme zamanı: 4 yıl 7 ay önce (08.09.2019, 17:32)
Pilot: Serdar Yavuz
Kaza tarihi: 30/08/2019
Take off: Aksaray Hasandağ
Olay yeri: Niğde, Çiftlik ilçesi, kitreli köyü, kartal mevkii
Kalkış zamanı:12:20
Kaza zamanı:13:47
Kanat: BGD Cure En C
Harness: Gine Genie Lite
Kask: Bisiklet kaskı
Pilot deneyimi: P5 (Tecrübeli Pilot)
Serdar'ı Aksaray Hasan dağında Pre-World Cup-Süper final test yarışmasında geçirdiği yamaç paraşütü kazasında maalesef kaybettik. Yaklaşık 3 seneden beri tanıdığım aynı uçuş grubunda bulunduğum, neşeli ve sıcak kanlı tabiatıyla çabucak kaynaştığımız tüm pilotlar tarafından sevilen bir arkadaşımızdı. Yamaç paraşütü motivasyonu çok yüksekti, uçuş heycanı ve çoşkusu ile tüm sene boyunca Kırlangıç ekibine liderlik etmiş ve bu sezon çok başarılı uçuşlar gerçekleştirmiş, 200 + uçmuş, Akşehir yarışmasında kürsüye dahi çıkmıştı.
Serdar'ı ilk gören ve tek görgü tanığı olan Hintli pilot Viskass'a olayın nasıl olduğunu sorduğumuzda rüzgaraltından yaklaşırken kanatının önden kapandığını ve düştüğünü gördüğünü söyledi.
Serdarın uçuş kaydını incelediğimizde, 12:20 de kalkış yapıyor ve uçuş kaydı kalkış alanından yaklaşık 12 km uzaklıkta 13:47'de bitiyor. Son termiği 2200 mt irtifadayken 2 m/sn lik bir termikle arkası uçurum gibi dik bir sırta drift olarak dönüyor. Rüzgar hızı 28 km yönü kuzey kuzey doğu. 2700 mt irtifada bu sırtın arkasına geçmemek için termikten çıkıp full speed son süzülüşüne başlıyor. Öne doğru çıkarken irtifası azalıyor. Önünde 2050 mt yüksekliğinde bir sırt var ona doğru full speed e yakın bir hava hızında ilerliyor. 3m/sn hızla çökerken önündeki sırttan yüksekliği 60 mt ,yerden yüksekliği ise 90 mt iken öndeki sırtın mekanik türbülansı nedeniyle full speed de şiddetli bir önden kapanma yaşanıyor. Kanat geriye yıkılıp, pilot öne doğru salınıyor sonrasında kanat deep stallde kalıyor, bu safhada kanatın yaklaşık 3 veya 4 sn 5 m/sn ile 6 m/sn arasında çöktüğünü görüyoruz. Kanatın deep stallden çıkıp öne saldırıp kanatın pilotun altına doğru kayması neticesinde yaklaşık 4 veya 5 sn'lik 11 m/sn ile 9m/sn çöküş hızı ile bir serbest düşüş yaşandığını fakat yere çarpmadan önce kanatın azda olsa sürtünme etkisi ile serbest düşüşü bir nebze yavaşlatıp 8 m/sn hızla yere çarptığını tahmin ediyoruz. Toplamda kapanma ve yere çarpma anı arasında yaklaşık 10-12 sn lik bir zaman var. Bunun ilk 4, 5 sn lik diliminde pilotun yedek atma tepkisi vermesi çok zor ondan sonrasında ise kanat öne saldırdıktan sonra serbest düşüş safhasında da yedek atabilme ihtimali yok denecek kadar az ki zaten yedek atsa bile o irtifada açılıp açılmayacağıda soru işareti, yere çok yakın.
Kaza 13:47 de olduğunda Hintli pilot Viskass Flymaster livetracking kayıtlarına göre konumu oldukça uzak. Yaklaşık 2 km uzakta. Sanırım Serdarı 1. Turn pointi alıp dönerken üzerinden geçerken görüyor saat 13:55'de. Kendisi saat 14:17'de yaklaşık serdara 2 km mesafede emniyetli gördüğü bir noktaya iniyor. Her pilotun üzerinde canlı takip cihazı var. Ve bu cihazın üzerinde acil durum düğmesi var. Viskass iner inmez acil durum düğmesine basıyor. Bulunduğu noktada telsiz ve cep telefonu çekmiyor. Toplama araçlarından viskassa en yakın konumda olan Bora canlı takip cihazında konumu bulunan viskassa ulaşıyor. Merkez, sos düğmesine o bastığı için onda bir problem olduğunu düşünüyor. Bora ve Viskass saat 14:45 gibi Serdar'a doğru hareket ediyor. En iyi ihtimalle Saat 15:00, 15:10 gibi Serdar'a ulaşıyorlar. Serdar yüzüstü bir pozisyonda yatarken kanat önünde açık bir vaziyetde dururken bulunuyor. Bu sırada Merkez taskı durdurma kararı alıyor. Ve tüm pilotlara taskın durdurulduğu anons ediliyor. Viskass ve bora merkeze Serdar'ın nabzının zayıf olduğunu ve tahliye için helikopter gerektiğini yazıyor whatsup grubundan. Merkezde saat 15:30'da helikopterin yolda olduğunu cevabını yazıyor. Fakat resmi kayıtlara baktığımızda helikoptere 16:17'de haber verilmiş. Flymaster livetracking kayıtlarına baktığımızda da taskın durdurulma anonsunu duyup inen tek bir pilot dahi yok gibi. Ve Helikopter olay yerine 17:30 da geliyor. Helikopter'e geç haber verilmesinin nedeni taskın durdurulma kararı alınmasına(saat 15:00 civarı bu saatten tam emin değiliz) ve telsiz ile anons edilmesine rağmen taskın fiiliyatda durdurulamamasıdır. Sanırım pilotlar yapılan telsiz anonslarını duymadılar ve uçmaya devam ettiler. Serdarın kaza yaptığı bölgede uçan pilotlar olduğu için diğer pilotların güvenliğini tehlikeye atmamak için onlar inmeden helikopter ilk anda çağrılamamış. Yapılan anonsu pilotların duymamalarının en büyük nedeni 5 wattlık çıkış gücü olan bir telsizle taskın durdurulmaya çalışılmasıdır, diye düşünüyorum. Açık alanda 10 km'lik çekim gücüne sahip bir telsiz ile Ne havadaki pilotlar ile ne de yerdeki ekip ile sağlıklı bir iletişim kurulamamıştır. Telsizci ve yamaç paraşütçüsü bir arkadaşımdan bu konu hakkında görüş aldığımda 2 mt uzunluğunda bir anten ile 100 watlık bir röle kurulduğunda 200 km çapında mesafede, merkezin, pilotlar ile ve pilotların kendi aralarında çok rahat bir şekilde iletişim kurulabileceğini söyledi. Teknik olarak ve maliyet açısından hiçbir zorluğu olmayan son derece basit bir düzenek. Hatta uygun bir araçla ve küçük bir aküyle seyyar olarakda kullanılabilecek bir sistemin neden kullanılmadığını anlamak mümkün değil. Ya da en azından güçlü bir çıkışı olan araç telsizi ile tek taraflı bir şekilde merkez tüm pilotların duyabileceği bir şekilde anons geçebilirdi.
Zayıf nabız konusuna gelince, Arama kurtarmacı,dağcı ve sağlıkçı olan işinin ehli birinden de durumu anlatıp görüş aldım.Kazazedenin düşmeye bağlı bu kadar ağır bir tahribatda hayatta kalma olasılığının çok düşük olduğunu, zayıf nabız olayınında işin ehli olmayan bir kişi tarafından yapıldığında kendi nabzının kazazedenin nabzı ile karıştırılmasının sıkça karşılaşılan bir hata olduğunu söyledi.
Yaşam bulgusu olarak öncelikli olarak değerlendirilmesi gereken solunumdur. Solunum yoksa nabızda yoktur. Bak, Dinle, Hisset prosedürü ile direkt solunuma bakılması gerekir. Fakat kazazede yüz üstü bir pozisyonda yattığı ve düşmeye bağlı kafatasında ve vucudunun muhtelif yerlerinde kırıklar olduğu için, zarar vermemek için çevirmemişler.
O bölgeye yakın pilotlar ile görüştüğümde, kendi açılarından olayı anlattılar. Ortak nokta Afad'ın Serdara ulaşma konusunda gösterdikleri beceriksizlik idi. Konum belli olduğu halde toplama ekibinden biri ve bir pilot Serdar'a ulaşmasına rağmen Afad'ın harita okuma ve yön bulma, navigasyon konusundaki bariz zaafiyeti ön plana çıkıyordu.
Afad geçde olsa ulaşmış fakat Umke ise hiç ortalıkta yokmuş. Afad'da ulaştığında Serdar'a herhangi bir müdahalede bulunmamış. Arama-kurtarmacı arkadaşıma neden müdahale etmediklerini sorduğumda, Afad'ın ağır bir yaralıya müdahale edemeyeceğini, sadece yaralının yerini ve durumunu tesbit edebileceğini, Umke'nin medikal anlamda müdahale yetkisinin olduğunu söyledi. Afad'ın olayların oluş saat sıralamasına baktığımız zaman en iyi ihtimal ile 16:00 gibi ulaştıklarını tahmin ediyorum. Afad'ın kaza raporunda saat kaçta ihbarı aldıklar saat kaçta olay yerine vardıkları ve kazazedenin durumu hakkında hazırladıkları rapora ulaşamadım. Fakat o bölgedeki pilotların izlenimleri profesyonel bir şekilde hareket etmedikleri ortak noktasında buluşuyordu.
Ambulans helikopter çağrıldığında yarım saat resmi izinlerin alınması sürüyormuş, helikopterin hazırlanması ve uçuş süreside toplamda 45 dk civarıymış. Yani toplam süre normal şartlar altında olay yerine ulsşması 1 saat 15 dk gibi.
Helikopter Ambulans Serdarın 300 mt yakınına düz bir araziye inmiş. Doktor'un hazırladığı rapora göre kazazedeye ulaştıklarında ölüm katılığı gerçekleşmiş ve ölüme bağlı morarmalar görülmüş. Yani saatler öncesinde Serdar ruhunu teslim etmiş. Büyük bir olasılık ile çarpmanın ilk şiddeti ile vefat etti Serdar. Afad'ın raporuda bizi bu konuda aydınlatacaktır, eğer elimize ulaşırsa.
Eğer Serdar bu kazadan ağır yaralı bir şekilde kurtulsa dahi taskın durdurulamaması ve helikopterin geç gelmesi gibi aksaklıklar yüzünden ölmesi muhtemeldi.
Esasında herşey yolunda dahi gitse helikopter ambulansın olay yerine ulaşması ve yaralının tahliye edilip hastaneye ulaştırılması en iyi ihtimalle minimum 2 saat sürüyor bu şartlar altında. Ağır yaralı bir insanın 2 saat hayata tutunma olasılığı çok az. Ambulans helikopter seçeneğinin olay yerine intikal hızı bürokratik izinlerin alınma safhasının hızlandırılması süretiyle daha kullanışlı hale getirilmesi gerekmektedir.
Bugün Serdar arkadaşımızın başına gelen hadise yarın bizim veya diğer sevdiğimiz yakın arkadaşlarımızın başına gelebilir.
Bu kaza raporundaki amaç birilerini suçlamak değil aksayan noktalara dikkat çekerek ilerde yaşanabilecek olası acı olayların önüne geçebilmektir.
Allah rahmet eylesin. Serdar inançlı bir arkadaşımızdı. Burası sebepler dünyası, Allah'ın takdirini hiçbir şey değiştiremez. Biz yakın arkadaşları olarak Serdar'ı kaybettiğimiz için çok üzgünüz. Allah ailesine ve yakınlarına sabır versin.
Kaza tarihi: 30/08/2019
Take off: Aksaray Hasandağ
Olay yeri: Niğde, Çiftlik ilçesi, kitreli köyü, kartal mevkii
Kalkış zamanı:12:20
Kaza zamanı:13:47
Kanat: BGD Cure En C
Harness: Gine Genie Lite
Kask: Bisiklet kaskı
Pilot deneyimi: P5 (Tecrübeli Pilot)
Serdar'ı Aksaray Hasan dağında Pre-World Cup-Süper final test yarışmasında geçirdiği yamaç paraşütü kazasında maalesef kaybettik. Yaklaşık 3 seneden beri tanıdığım aynı uçuş grubunda bulunduğum, neşeli ve sıcak kanlı tabiatıyla çabucak kaynaştığımız tüm pilotlar tarafından sevilen bir arkadaşımızdı. Yamaç paraşütü motivasyonu çok yüksekti, uçuş heycanı ve çoşkusu ile tüm sene boyunca Kırlangıç ekibine liderlik etmiş ve bu sezon çok başarılı uçuşlar gerçekleştirmiş, 200 + uçmuş, Akşehir yarışmasında kürsüye dahi çıkmıştı.
Serdar'ı ilk gören ve tek görgü tanığı olan Hintli pilot Viskass'a olayın nasıl olduğunu sorduğumuzda rüzgaraltından yaklaşırken kanatının önden kapandığını ve düştüğünü gördüğünü söyledi.
Serdarın uçuş kaydını incelediğimizde, 12:20 de kalkış yapıyor ve uçuş kaydı kalkış alanından yaklaşık 12 km uzaklıkta 13:47'de bitiyor. Son termiği 2200 mt irtifadayken 2 m/sn lik bir termikle arkası uçurum gibi dik bir sırta drift olarak dönüyor. Rüzgar hızı 28 km yönü kuzey kuzey doğu. 2700 mt irtifada bu sırtın arkasına geçmemek için termikten çıkıp full speed son süzülüşüne başlıyor. Öne doğru çıkarken irtifası azalıyor. Önünde 2050 mt yüksekliğinde bir sırt var ona doğru full speed e yakın bir hava hızında ilerliyor. 3m/sn hızla çökerken önündeki sırttan yüksekliği 60 mt ,yerden yüksekliği ise 90 mt iken öndeki sırtın mekanik türbülansı nedeniyle full speed de şiddetli bir önden kapanma yaşanıyor. Kanat geriye yıkılıp, pilot öne doğru salınıyor sonrasında kanat deep stallde kalıyor, bu safhada kanatın yaklaşık 3 veya 4 sn 5 m/sn ile 6 m/sn arasında çöktüğünü görüyoruz. Kanatın deep stallden çıkıp öne saldırıp kanatın pilotun altına doğru kayması neticesinde yaklaşık 4 veya 5 sn'lik 11 m/sn ile 9m/sn çöküş hızı ile bir serbest düşüş yaşandığını fakat yere çarpmadan önce kanatın azda olsa sürtünme etkisi ile serbest düşüşü bir nebze yavaşlatıp 8 m/sn hızla yere çarptığını tahmin ediyoruz. Toplamda kapanma ve yere çarpma anı arasında yaklaşık 10-12 sn lik bir zaman var. Bunun ilk 4, 5 sn lik diliminde pilotun yedek atma tepkisi vermesi çok zor ondan sonrasında ise kanat öne saldırdıktan sonra serbest düşüş safhasında da yedek atabilme ihtimali yok denecek kadar az ki zaten yedek atsa bile o irtifada açılıp açılmayacağıda soru işareti, yere çok yakın.
Kaza 13:47 de olduğunda Hintli pilot Viskass Flymaster livetracking kayıtlarına göre konumu oldukça uzak. Yaklaşık 2 km uzakta. Sanırım Serdarı 1. Turn pointi alıp dönerken üzerinden geçerken görüyor saat 13:55'de. Kendisi saat 14:17'de yaklaşık serdara 2 km mesafede emniyetli gördüğü bir noktaya iniyor. Her pilotun üzerinde canlı takip cihazı var. Ve bu cihazın üzerinde acil durum düğmesi var. Viskass iner inmez acil durum düğmesine basıyor. Bulunduğu noktada telsiz ve cep telefonu çekmiyor. Toplama araçlarından viskassa en yakın konumda olan Bora canlı takip cihazında konumu bulunan viskassa ulaşıyor. Merkez, sos düğmesine o bastığı için onda bir problem olduğunu düşünüyor. Bora ve Viskass saat 14:45 gibi Serdar'a doğru hareket ediyor. En iyi ihtimalle Saat 15:00, 15:10 gibi Serdar'a ulaşıyorlar. Serdar yüzüstü bir pozisyonda yatarken kanat önünde açık bir vaziyetde dururken bulunuyor. Bu sırada Merkez taskı durdurma kararı alıyor. Ve tüm pilotlara taskın durdurulduğu anons ediliyor. Viskass ve bora merkeze Serdar'ın nabzının zayıf olduğunu ve tahliye için helikopter gerektiğini yazıyor whatsup grubundan. Merkezde saat 15:30'da helikopterin yolda olduğunu cevabını yazıyor. Fakat resmi kayıtlara baktığımızda helikoptere 16:17'de haber verilmiş. Flymaster livetracking kayıtlarına baktığımızda da taskın durdurulma anonsunu duyup inen tek bir pilot dahi yok gibi. Ve Helikopter olay yerine 17:30 da geliyor. Helikopter'e geç haber verilmesinin nedeni taskın durdurulma kararı alınmasına(saat 15:00 civarı bu saatten tam emin değiliz) ve telsiz ile anons edilmesine rağmen taskın fiiliyatda durdurulamamasıdır. Sanırım pilotlar yapılan telsiz anonslarını duymadılar ve uçmaya devam ettiler. Serdarın kaza yaptığı bölgede uçan pilotlar olduğu için diğer pilotların güvenliğini tehlikeye atmamak için onlar inmeden helikopter ilk anda çağrılamamış. Yapılan anonsu pilotların duymamalarının en büyük nedeni 5 wattlık çıkış gücü olan bir telsizle taskın durdurulmaya çalışılmasıdır, diye düşünüyorum. Açık alanda 10 km'lik çekim gücüne sahip bir telsiz ile Ne havadaki pilotlar ile ne de yerdeki ekip ile sağlıklı bir iletişim kurulamamıştır. Telsizci ve yamaç paraşütçüsü bir arkadaşımdan bu konu hakkında görüş aldığımda 2 mt uzunluğunda bir anten ile 100 watlık bir röle kurulduğunda 200 km çapında mesafede, merkezin, pilotlar ile ve pilotların kendi aralarında çok rahat bir şekilde iletişim kurulabileceğini söyledi. Teknik olarak ve maliyet açısından hiçbir zorluğu olmayan son derece basit bir düzenek. Hatta uygun bir araçla ve küçük bir aküyle seyyar olarakda kullanılabilecek bir sistemin neden kullanılmadığını anlamak mümkün değil. Ya da en azından güçlü bir çıkışı olan araç telsizi ile tek taraflı bir şekilde merkez tüm pilotların duyabileceği bir şekilde anons geçebilirdi.
Zayıf nabız konusuna gelince, Arama kurtarmacı,dağcı ve sağlıkçı olan işinin ehli birinden de durumu anlatıp görüş aldım.Kazazedenin düşmeye bağlı bu kadar ağır bir tahribatda hayatta kalma olasılığının çok düşük olduğunu, zayıf nabız olayınında işin ehli olmayan bir kişi tarafından yapıldığında kendi nabzının kazazedenin nabzı ile karıştırılmasının sıkça karşılaşılan bir hata olduğunu söyledi.
Yaşam bulgusu olarak öncelikli olarak değerlendirilmesi gereken solunumdur. Solunum yoksa nabızda yoktur. Bak, Dinle, Hisset prosedürü ile direkt solunuma bakılması gerekir. Fakat kazazede yüz üstü bir pozisyonda yattığı ve düşmeye bağlı kafatasında ve vucudunun muhtelif yerlerinde kırıklar olduğu için, zarar vermemek için çevirmemişler.
O bölgeye yakın pilotlar ile görüştüğümde, kendi açılarından olayı anlattılar. Ortak nokta Afad'ın Serdara ulaşma konusunda gösterdikleri beceriksizlik idi. Konum belli olduğu halde toplama ekibinden biri ve bir pilot Serdar'a ulaşmasına rağmen Afad'ın harita okuma ve yön bulma, navigasyon konusundaki bariz zaafiyeti ön plana çıkıyordu.
Afad geçde olsa ulaşmış fakat Umke ise hiç ortalıkta yokmuş. Afad'da ulaştığında Serdar'a herhangi bir müdahalede bulunmamış. Arama-kurtarmacı arkadaşıma neden müdahale etmediklerini sorduğumda, Afad'ın ağır bir yaralıya müdahale edemeyeceğini, sadece yaralının yerini ve durumunu tesbit edebileceğini, Umke'nin medikal anlamda müdahale yetkisinin olduğunu söyledi. Afad'ın olayların oluş saat sıralamasına baktığımız zaman en iyi ihtimal ile 16:00 gibi ulaştıklarını tahmin ediyorum. Afad'ın kaza raporunda saat kaçta ihbarı aldıklar saat kaçta olay yerine vardıkları ve kazazedenin durumu hakkında hazırladıkları rapora ulaşamadım. Fakat o bölgedeki pilotların izlenimleri profesyonel bir şekilde hareket etmedikleri ortak noktasında buluşuyordu.
Ambulans helikopter çağrıldığında yarım saat resmi izinlerin alınması sürüyormuş, helikopterin hazırlanması ve uçuş süreside toplamda 45 dk civarıymış. Yani toplam süre normal şartlar altında olay yerine ulsşması 1 saat 15 dk gibi.
Helikopter Ambulans Serdarın 300 mt yakınına düz bir araziye inmiş. Doktor'un hazırladığı rapora göre kazazedeye ulaştıklarında ölüm katılığı gerçekleşmiş ve ölüme bağlı morarmalar görülmüş. Yani saatler öncesinde Serdar ruhunu teslim etmiş. Büyük bir olasılık ile çarpmanın ilk şiddeti ile vefat etti Serdar. Afad'ın raporuda bizi bu konuda aydınlatacaktır, eğer elimize ulaşırsa.
Eğer Serdar bu kazadan ağır yaralı bir şekilde kurtulsa dahi taskın durdurulamaması ve helikopterin geç gelmesi gibi aksaklıklar yüzünden ölmesi muhtemeldi.
Esasında herşey yolunda dahi gitse helikopter ambulansın olay yerine ulaşması ve yaralının tahliye edilip hastaneye ulaştırılması en iyi ihtimalle minimum 2 saat sürüyor bu şartlar altında. Ağır yaralı bir insanın 2 saat hayata tutunma olasılığı çok az. Ambulans helikopter seçeneğinin olay yerine intikal hızı bürokratik izinlerin alınma safhasının hızlandırılması süretiyle daha kullanışlı hale getirilmesi gerekmektedir.
Bugün Serdar arkadaşımızın başına gelen hadise yarın bizim veya diğer sevdiğimiz yakın arkadaşlarımızın başına gelebilir.
Bu kaza raporundaki amaç birilerini suçlamak değil aksayan noktalara dikkat çekerek ilerde yaşanabilecek olası acı olayların önüne geçebilmektir.
Allah rahmet eylesin. Serdar inançlı bir arkadaşımızdı. Burası sebepler dünyası, Allah'ın takdirini hiçbir şey değiştiremez. Biz yakın arkadaşları olarak Serdar'ı kaybettiğimiz için çok üzgünüz. Allah ailesine ve yakınlarına sabır versin.